Yeni yıl kapıda! Normalde bu zamanlarda insanlar geleceğe dair umutlarını tazeler, yeni başlangıçlar hayal eder. Bizde ise yeni yıl yaklaşırken akla ilk gelen şey ne? Zamlar! Adeta Noel Baba, hediye çuvalını bir köşeye atmış, eline hesap makinesini almış gibi. Bir zam furyasıdır gidiyor. Bu furyanın başrollerinde plastik poşetler ve ceza davalarındaki tanıklık ücretleri var. Herkes köşesine çekilip "Bu yıl hangi fiyata şaşıracağım?" diye düşünüyor.
Plastik poşetlerin geri kazanım payı 86 kuruşa yükseldi. Evet, yanlış duymadınız: Tam 86 kuruş! Sanırsınız ki bu poşetler, sihirli birer torba. İçine koyduğunuz domatesler eve gelince birer altın külçesine dönüşecek. Marketten aldığınız iki ekmek ve bir süt için 1 lira bile olmayan geri kalan bozuk paralarınızı harcarken "Biraz da poşet için ayırmam lazım" diye düşünüyorsunuz.
Eskiden mahalle aralarında poşet biriktiren komşular vardı. Şimdi o insanlar ev ekonomisinin gizli kahramanları haline geldi. Poşetlerini saklamış olanlar, neredeyse "kömür stoklayan kışçılar" gibi stratejik bir yatırım yapmış durumda. Yakında evlilik teklifleri şöyle olacak: "Seninle bir ömür geçirecek kadar poşet biriktirdim!"
Hatta bence yeni bir tabir çıkmalı: "Zamdan nasibini alan naylon poşetler." Nostaljik şarkılara da uyarlama yapabiliriz:
"Haydi gel bir poşet alalım, hayallerimizi içine koyarız..."
Ceza davalarında tanıklık ücretine de zam gelmiş. İşte bu, hukuk sistemimizde "adalet terazisinin" ne kadar pahalıya mal olduğunu bir kez daha gösteriyor. Eskiden "Tanık olacaksın ama doğruları söyleyeceksin" derlerdi. Şimdi ise "Tanık olacaksın ama biraz para biriktirmen lazım" diyorlar. Adeta mahkemelerde bir VIP hizmet açılmış:
Yeni yıl yeni umutlar demektir, ama bizde yeni yıl yeni zamlarla gelir. Daha yılbaşı çamını süsleyemeden üzerimize bir zam yağmuru yağıyor. Yakında bu durumun yansımalarını çam ağacı dekorasyonunda görebiliriz: Rengârenk ışıkların yerini elektrik faturası ödemeleri, yılbaşı hediyelerinin yerini ise taksit dekontları alabilir.
Bir de durup düşündüm: Zamlar bu hızla devam ederse, plastik poşetler neden yılbaşında hediye çantasına dönüşmesin? Belki de marketler "Lüks hediye poşetleri" diye koleksiyon çıkartır: "Bu yıl sevdiklerinize ekonomik bir dokunuş yapın!"
Artık zamlarla yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Geçmiş yılların tecrübelerine dayanarak birkaç önerim var:
- Plastik poşetlerden vazgeçip anneannelerimizin el emeği filelere geri dönebiliriz. Modası da ekolojik yönü de havalı!
- Tanıklık ücretine zam geldiğine göre, belki de duruşmalar yerine "mahallenin bilirkişisi" arkadaşlara danışabiliriz. Ücretsiz hem de!
- Zamları protesto etmek için cüzdanımızı yılbaşı süsü olarak kullanabiliriz. Dekorasyon da tamam, mesaj da net.
Son olarak şunu hatırlayalım: Her zam gibi bu da geçecek. Ama hayatın zorluklarına karşı mizahımız kalıcı. Çünkü en büyük tasarruf, keyfimizi kaybetmeden yaşayabilmekte saklıdır 😊