Son yıllarda denizaltı internet kablolarına yönelik tehditler artarken, NATO bu kritik altyapıyı korumak için HEIST adlı hibrit iletişim ağı projesini başlattı. Proje, denizaltı kablolarını sensörlerle donatarak güvenliği artırmayı ve uyduları yedek iletişim ağı olarak entegre etmeyi hedefliyor.
Baltık Denizi'ndeki olay NATO’yu harekete geçirdi
Kasım 2024'te Baltık Denizi'nde Finlandiya-Almanya ve İsveç-Litvanya arasında bağlantı sağlayan denizaltı kablolarının kopması, altyapı güvenliği konusunda endişeleri artırdı. Avrupa Birliği ülkeleri, bu olayı Rusya'nın Avrupa'ya yönelik bir hibrit saldırısı olarak değerlendirdi. İnternetin %95'ini yöneten ve günlük 10 trilyon dolardan fazla finansal işlem sağlayan bu kabloların güvenliği, NATO ve müttefikleri için öncelikli bir konu haline geldi.
HEIST projesinin detayları
Yaklaşık 2 milyon dolarlık bütçesiyle başlatılan HEIST projesi, hem sensörlerle donatılmış denizaltı kablolarını hem de uydu tabanlı iletişim sistemlerini bir araya getiriyor. Projenin hedefleri:
- Sensörlü kablolar: Sabotaj veya doğal afetleri önceden tespit etme yeteneği.
- Uydu alternatifi: Veri iletiminde uyduların kullanılmasıyla kablo bağımlılığının azaltılması.
- Otomatik yönlendirme: Kesinti durumunda iletişimin uydular üzerinden otomatik olarak devam etmesi.
Ocak 2025'te testlerine başlayacak proje, 2026 sonunda tam işlevselliğe ulaşmayı hedefliyor. Cornell Üniversitesi, ETH Zürich ve İsveç Savunma Üniversitesi gibi kurumların yanı sıra SpaceX ve Viasat gibi özel şirketler projede aktif rol alıyor.
NATO’nun geleceğe hazırlığı
HEIST projesi, NATO'nun dijital altyapısını gelecekteki tehditlere karşı koruma ve küresel iletişim güvenliğini artırma çabasının bir parçası olarak görülüyor. Denizaltı kablolarını sensör teknolojisiyle donatarak güçlendiren ve uydularla destekleyen bu hibrit model, kritik iletişim hatlarını koruma yolunda önemli bir adım.