Türkiye, ekonomik dengeleri tehdit eden milyar dolarlık sahte dolar kriziyle çalkalanıyor. Güneydoğu sınırından kaçak yollarla getirildiği öne sürülen sahte dolarlar, özellikle turistik bölgelerde patlak verdi. Bankalar ve döviz büroları, sahtecilik şüphesiyle fiziki dolar işlemlerini neredeyse durdurma noktasına geldi.

Krizin başlangıç noktası Gaziantep

Sahte dolar olaylarının ilk ortaya çıktığı yerin Gaziantep olduğu iddia ediliyor. Kaynaklar, bölgenin Suriye ve Irak ticareti nedeniyle hareketli bir merkez olduğunu ve bu durumun sahte paraların girişini kolaylaştırdığını belirtiyor. Sahtecilik vakaları daha sonra Antalya, İzmir ve İstanbul gibi turistik bölgelerde de görülmeye başladı.

Antalya’da kripto para dolandırıcılığı

Sahte dolarların kullanıldığı en dikkat çekici olaylardan biri Antalya’da yaşandı. Yüz binlerce dolarlık kripto para alımı sırasında, sahte dolarların döviz bürosu makinelerini yanıltmayı başardığı öğrenildi. Müşteriler, 1 dolara denk gelen popüler kripto para birimi Tether (USDT) alımı için bu sahte banknotları kullandı. Ancak dikkatli bir inceleme sonucunda paraların sahte olduğu anlaşıldı.

Bu olay, bankaların ve döviz bürolarının sahte para tespiti konusundaki teknolojik yetersizliğini de ortaya koydu. Uzmanlar, makinelerin bile fark edemediği sahte dolarların yalnızca deneyimli kişilerce tespit edilebildiğini ifade ediyor.

Miktar milyar doları aşıyor

Başlangıçta 600 milyon dolar olarak tahmin edilen sahte para miktarının, yeni bilgiler ışığında milyar doları aşabileceği belirtiliyor. Bu durum, Türkiye ekonomisinde döviz işlemlerini sekteye uğrattı. Kapalıçarşı başta olmak üzere birçok döviz bürosu, sahte para şüphesi nedeniyle 50 ve 100 dolarlık banknotların alımını askıya aldı.

Sahte dolarlar Güneydoğu’dan nasıl giriyor?

Habertürk’e konuşan kaynaklar, sahte dolarların Güneydoğu sınırından Türkiye’ye kaçak yollarla sokulduğunu öne sürdü. Özellikle Suriye ve Irak üzerinden gerçekleştirilen bu girişler, organize bir suç şebekesine işaret ediyor.

"Bire bire yakın sahtecilik"

TÜYEMDER Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Ünver, sahte dolarların kalitesine dikkat çekerek, “Bu banknotlar neredeyse bire bire yakın sahtelikte üretilmiş. Darphane kalitesine yakın bir üretim söz konusu. Cihazlardan geçebiliyor ve sıradan vatandaşın anlaması neredeyse imkânsız” dedi.

Ünver, döviz bürolarının para sayma makinelerine yazılım güncellemesi beklediğini ve sürecin yaklaşık 10 gün süreceğini açıkladı.

Terör finansmanına bağlantı

Kriz yalnızca ekonomik boyutuyla değil, terör finansmanı iddialarıyla da dikkat çekiyor. İstanbul ve diğer illerde gerçekleştirilen operasyonlarda onlarca kişi gözaltına alındı. Bu kişiler, kara para aklama ve terör faaliyetlerine maddi destek sağlama suçlamalarıyla soruşturuluyor.

Bankalarda ve döviz bürolarında önlemler artırıldı

Yaşanan olaylar sonrası bankalar ve döviz büroları, sahte parayla mücadele için ek önlemler aldı. Kapalıçarşı’da bazı döviz büroları, 50 ve 100 dolarlık banknotların görsellerini içeren uyarı afişleri astı. Afişlerde, bu banknotların sahtecilik riski nedeniyle geçici olarak alınmayacağı ifade edildi.

Editör: Halit Alptekin