S&P Global Ratings'in, 1 Kasım'da Türkiye'ye yönelik bu yılki ikinci kredi derecelendirme değerlendirmesini yapması bekleniyor. S&P Kıdemli Direktörü Frank Gill, Türkiye'nin net rezervlerdeki iyileşme ve cari açığın hızlı daralmasının not artışı için kritik olduğunu belirtti.

Türkiye, uluslararası derecelendirmede tek başarı hikayesi

Üç büyük uluslararası kredi derecelendirme kuruluşundan not artışı alan tek ülke olan Türkiye, S&P Global Ratings'ten Kasım ayında yeni bir not artışı alması bekleniyor. Daha önce Fitch Ratings, Moody's ve S&P Global Ratings, Türkiye'nin uzun vadeli yabancı para cinsinden kredi notunu yükseltti.

Ekonomideki politika değişiklikleri olumlu etkiler yarattı

Frank Gill, Türkiye ekonomisindeki politika değişikliklerinin dış göstergeler başta olmak üzere kredi derecelendirme ölçütlerinde iyileşmeye yol açtığını ifade etti. Net döviz rezervlerindeki artış ve cari açığın daralması, not artışı için önemli faktörler arasında yer alıyor.

Enflasyon ve döviz kuru beklentileri

Gill, Türkiye'de enflasyonun yıl sonu için yüzde 43, 2025 için yüzde 23 ve 2026 için yüzde 10 seviyelerinde olmasını öngörüyor. Türk lirasının dolar ve avro karşısında değer kaybının minimal kalmasının dezenflasyon sürecine katkı sağlayacağını belirtti.

TCMB'nin faiz politikası yakından izleniyor

S&P, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) para politikasını dikkatle takip ediyor. Gill, TCMB'nin yıl sonuna kadar politika faizini yüzde 45'in altında indirmesini beklemediğini sözlerine ekledi.

Resesyon beklentisi yok

Gill, Türkiye ekonomisinde resesyon öngörmediğini ve 2026'da yüzde 3'lük bir büyüme toparlanması beklediklerini ifade etti. Özel sektörün dirençli yapısı ve AB ile Gümrük Birliği avantajları, ekonomik açıklığın güçlü kalmasına katkı sağlıyor.

Editör: Halit Alptekin