Türkiye'de özel okulların oranı son 24 yılda hızla yükselirken, son bir yılda yaşanan mali sorunlar ve enflasyon artışı, sektörde ciddi kayıplara yol açtı. Özellikle 2023'te, artan fiyatlar nedeniyle özel okullara olan talep azaldı ve eğitim sistemi üzerinde baskılar oluştu.
24 yılda yüzde 1000’den fazla artış
Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) verilerine göre, 2000 ile 2023-2024 eğitim öğretim yılı arasında özel okulların sayısı yüzde 1094 oranında arttı. Bu dönemde özel okul öğretmenlerinin sayısı yüzde 667, öğrenci sayısı ise yüzde 571 artış gösterdi. Özel okulların toplam okullar içindeki oranı 2000 yılında yüzde 2,11 iken, 2024’te bu oran yüzde 19’a yükseldi. Ancak, bu hızlı yükseliş son yıllarda kesintiye uğradı.
Pandemi ve enflasyonun etkisi
2020'deki pandemi dönemi, uzaktan eğitimin devreye girmesiyle özel okullara olan ilgiyi düşürdü. 2021'den sonra yükselen enflasyon, özel okul fiyatlarını daha da yukarı çekti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, eğitim grubunda son 10 yılda enflasyon yüzde 877 oldu. Bu artış, birçok aileyi özel okullardan uzaklaştırdı.
2023’te gerileme başladı
2023 yılında özel okulların büyüme ivmesi durdu. Özel okullardaki öğrenci sayısı yüzde 2 azalırken, öğretmen sayısı da aynı oranda geriledi. Devlet okullarında ise öğretmen sayısında yüzde 2 artış gözlemlendi. Bu süreçte, devlet okullarındaki öğrenci sayısı da yüzde 6 oranında düşüş gösterdi.
Eğitim harcamalarında devlet payı azalıyor
TÜİK'in 2022 eğitim harcamaları verilerine göre, Türkiye’nin gayrisafi yurt içi hasılası (GSYH) içinde eğitime ayrılan pay 2021 yılında yüzde 4,8 iken, 2022’de yüzde 3,9’a düştü. Devletin eğitim harcamalarındaki payı ise yüzde 3,5’ten yüzde 3,1’e geriledi. Eğitim yatırımlarındaki bu azalma, özel okulların da yaşadığı mali sıkıntıları derinleştiriyor.
Eğitim süresi ve gençlik detayları
Türkiye’de ilkokula başlama çağındaki bireylerin ortalama eğitim süresi 2021 yılından itibaren düşüş göstermeye başladı. 25 yaş üstü bireylerde ortalama eğitim süresi 2023 itibarıyla 9,3 yıl olarak kaydedildi. Özellikle genç nüfusun azalmasıyla birlikte, eğitim sistemindeki sürelerin artış hızının yavaşladığı görülüyor.