Hızla artan kira fiyatları, barınma krizini derinleştirirken paylaşımlı oda kiralama modeli giderek yaygınlaşıyor. Ev sahipleri, evlerini aileler yerine bireysel kiracılara kiralayarak daha fazla gelir elde ediyor. Odalara ranzalar yerleştirilerek aynı odada 10 kişiye kadar konaklama imkânı sunuluyor. Bu durum, hem güvenlik hem de vergi açısından ciddi riskler barındırıyor ve uzmanlar acil düzenleme ihtiyacına dikkat çekiyor.

Kira Artışları Paylaşımlı Oda Modelini Yaygınlaştırıyor

Kiraların hızla yükselmesi, tek başına kira ödeyemeyen bireyleri ve öğrencileri paylaşımlı oda kiralamaya yönlendiriyor. Bayrampaşa, Güngören ve Esenyurt gibi bölgelerdeki ilanlarda, odalar 2 bin 500 TL’den 8 bin TL’ye kadar fiyatlarla kiralanıyor. Ev sahipleri, daha fazla kişiye kiralama yaparak standart kira gelirlerinin iki katına kadar çıkabiliyor.

Güvenlik ve Vergi Sorunları Giderek Büyüyor

Bu yeni kiralama modeli, güvenlik ve vergi sorunlarını da beraberinde getiriyor. Uzmanlar, kiracıların kiminle aynı evi paylaştığını bilmemesinin ve ev sahiplerinin gelirlerini doğru beyan etmemesinin ciddi riskler oluşturduğunu belirtiyor. Gayrimenkul hukuku uzmanı Ali Güvenç Kiraz, mevcut yasal düzenlemelerin bu tür kiralamalar için yetersiz olduğunu, bu nedenle belediye, maliye ve polis iş birliği ile yeni düzenlemelerin yapılması gerektiğini vurguluyor.

Vergi Düzenlemeleri ve Denetim Gerekli

Kiralama süresinin 100 günün altında olması durumunda turizm konutu kapsamında izin belgesi gerektiren evler için, paylaşımlı oda kiralamalarında net bir düzenleme bulunmuyor. Uzmanlar, belediye denetimlerinin yanı sıra kira gelirlerinin doğru beyan edilmesi ve kimlik kontrollerinin sağlanması için yeni kuralların getirilmesini öneriyor. Ev sahiplerinin ve kiracıların bu tip kiralamalarda dikkatli olmaları gerektiği de özellikle vurgulanıyor.

Editör: Halit Alptekin