Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Başkanı Odile Renaud-Basso, Türkiye yatırımlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin, bankanın en fazla yatırım yaptığı ülke olduğunu vurgulayan Renaud-Basso, bugüne kadar toplam 21 milyar Euroyu aşan yatırımlar gerçekleştirdiklerini belirtti.
2023 yılında şu ana kadar 2,2 milyar Euro değerinde yatırım imzaladıklarını aktaran Renaud-Basso, geçen yılki 2,5 milyar Euro ile rekor kırıldığını ve bu seviyeye yakın bir yıl sonu hedeflediklerini ifade etti.
Yatırımların yarısı yeşil projelere yönlendiriliyor
EBRD'nin Türkiye'deki yatırımlarının %50'sinin yeşil projelere ayrıldığını söyleyen Renaud-Basso, bu projelerin %60'ının kadınların iş gücüne katılımını artırmayı hedeflediğini belirtti. Ayrıca, yenilenebilir enerji kapasitesini artırma planlarının uzun vadeli rekabet gücüne katkı sağlayacağını ifade ederek, “Enerji güvenliği ve maliyet avantajı Türkiye’nin küresel rekabetçiliğini destekleyecek” dedi.
Makroekonomik iyileşme umut veriyor
Makroekonomik politikalardaki değişimin önemine dikkat çeken Renaud-Basso, Türkiye'nin yüksek enflasyonla mücadelede ilerleme kaydettiğini söyledi. Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile yaptığı görüşmelerde, ekonomi yönetiminde kararlılık gördüğünü belirtti. Renaud-Basso, "Kısa vadede sıkı para politikası maliyetli olabilir, ancak uzun vadede istikrarlı büyüme için gerekli" dedi.
Deprem bölgesine 1,5 milyar Euro destek
Renaud-Basso, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası deprem bölgesine yönelik 1,5 milyar Euro'luk yatırım paketi açıkladıklarını hatırlatarak, bu miktarın 1,2 milyar Euroluk kısmının projelere tahsis edildiğini açıkladı. Gerekirse programın genişletilebileceğini de ekledi.
Küresel risklere karşı dayanıklılık vurgusu
2025 küresel ekonomi tahminlerini de değerlendiren Renaud-Basso, artan jeopolitik belirsizlikler ve korumacı politikaların dünya ekonomisi için tehdit oluşturabileceğine dikkat çekti. Avrupa ekonomisindeki yavaşlamanın Türkiye için bir risk olduğunu belirten Renaud-Basso, buna rağmen ekonomide dayanıklılığın sürdüğünü kaydetti.
