IMF ve Dünya Bankası'nın yıllık toplantılarında düşük büyüme, artan borç yükü ve devam eden savaşlar resmi gündemi oluşturdu. Ancak finans liderleri, Kasım ayında gerçekleşecek ABD başkanlık seçimlerinde Donald Trump'ın yeniden iktidara gelmesinin olası etkilerini tartıştı.

Trump'ın son anketlerde Demokrat rakibi Kamala Harris'e karşı avantajını kaybetmesine rağmen, finans yetkilileri ve merkez bankası yöneticileri olası bir Trump zaferinin yaratacağı belirsizlikten endişe ediyor. Japonya Merkez Bankası Başkanı Kazuo Ueda, bu durumun ciddi bir tedirginlik yarattığını belirterek, "Herkes, bir sonraki başkanın kim olacağı konusunda endişe duyuyor" dedi. Diğer yetkililer ise Trump’ın yeniden seçilme ihtimalinin güçlendiğini açıkça dile getirdi.

Trump'ın politikaları,küresel ekonomi için endişe kaynağı

Finans dünyasında Trump’ın ticaret ve ekonomi politikalarının küresel sistem üzerinde yaratabileceği potansiyel etkiler yoğun bir şekilde konuşuluyor. Trump, ithalatlara %10, Çin’den yapılan ithalata ise %60 oranında gümrük vergisi uygulama sözü vererek küresel tedarik zincirlerini tehdit ediyor. Bu durum, ticaret savaşlarını tetikleyebilir ve maliyetlerin yükselmesine neden olabilir.

Almanya Maliye Bakanı Christian Lindner, Trump’ın ticaret politikaları hakkında, "ABD-AB ticaret savaşında sadece kaybedenler olacaktır" açıklamasında bulundu. Aynı zamanda Trump, ABD ekonomisine büyük vergi indirimleri ve harcama artışları vaat ederek, on yıl içinde en az 7,5 trilyon dolar ek borç yaratabileceği yönünde eleştiriliyor.

Piyasalar Trump’ın zaferine oynuyor

Finans piyasalarında ise Trump’ın zafer ihtimalinin artmasıyla "Trump ticareti" geri döndü. Hisse senetleri, Bitcoin ve Meksika pesosu gibi varlıklarda Trump'a yönelik pozisyonlar artış gösterdi. Dolar endeksi, ekim ayında %3,6 artarak iki buçuk yıldır en büyük aylık artışını kaydetti. Analistler, bu hareketin %60'ını Trump'ın anketlerdeki yükselişine bağlıyor.

Brezilya Merkez Bankası Başkanı Roberto Campos Neto, Trump’ın olası zaferinin uzun vadeli faiz oranları üzerinde enflasyonist bir etki yaratabileceğini belirtti. Hem Trump hem de Harris'in mali planlarının enflasyonist unsurlar taşıdığını vurgulayan Campos Neto, bu belirsizliğin piyasaları etkilediğini ifade etti.

IMF: Ekonomik belirsizlikler üzerinde odaklanmalıyız

IMF Genel Müdürü Kristalina Georgieva, toplantılar sırasında politikacıları COVID-19'dan kalan borçların azaltılması gerektiği konusunda uyardı. Aksi takdirde düşük büyüme ve artan memnuniyetsizlik risklerinin ön plana çıkacağına dikkat çekti. Georgieva, Trump’ın seçimlerde kazanma ihtimalinin toplantılara nasıl yansıdığına dair soruya ise, “Görüşmelerin odak noktası mevcut ekonomik sorunların çözümü” yanıtını verdi.

Gelişmekte olan piyasalar için riskler

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimleri, gelişmekte olan piyasalar için büyüme fırsatları sunsa da, Trump’ın başkanlığında ABD’deki açıkların büyümesiyle bu fırsatların hızla sona erebileceği endişesi dile getirildi. Türkiye'de ise Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Daha büyük bir açık, artan borç ve daha yüksek uzun vadeli faiz oranları anlamına geliyor. Bu da gelişmekte olan piyasalar için olumsuz" dedi.

Küresel ticaret savaşlarına yönelik endişeler, gelişen ekonomilerdeki büyümeyi de tehdit ediyor. Güney Afrika Merkez Bankası Başkanı Lesetja Kganyago, dünya genelinde gümrük vergilerinin artması durumunda fiyatların yükselip enflasyonun düşürülmesinin zorlaşabileceğini belirtti.

Trump’ın geri dönüşü küresel finans sistemini nasıl etkileyecek?

Trump’ın politikalarının yaratacağı belirsizlik, IMF’nin ve diğer uluslararası kuruluşların ekonomik tavsiyelerine nasıl yansıyacağı konusunda şimdilik net bir yanıt yok. Ancak Suudi Arabistan Maliye Bakanı Muhammed el-Cedan, Cumhuriyetçi ve Demokrat yönetimlerle iş birliğine dikkat çekerek, diyaloğun önemini vurguladı. Bu yaklaşım, Trump yönetimi sırasında da birçok ülke tarafından izlenen bir strateji olmuştu.

IMF ve Dünya Bankası toplantılarında, dünya ekonomisinin karşı karşıya olduğu mevcut zorluklara rağmen, Trump’ın olası zaferi tüm gözleri ABD seçimlerine çevirdi. Gelecek haftalar, küresel finans sisteminin geleceği açısından kritik bir dönüm noktası olabilir.

Editör: Halit Alptekin