GÜNDEM

Avrupa krizde, çıkış yolu Türkiye'nin üyeliği mi?

Yazar Kerem Alkin’e göre Avrupa, siyasi ve ekonomik krizlerle boğuşurken, Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği birliğin geleceği için kritik bir çıkış yolu olabilir.

Abone Ol

Sabah gazetesi yazarı Kerem Alkin, küresel ekonomi ve siyaset sahnesinde yaşanan değişimleri ele aldığı yazısında, Avrupa’nın karşı karşıya olduğu zorlukları ve Türkiye’nin rolünü değerlendirdi. Alkin’e göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın uluslararası siyasete dair sert söylemleri ve “Yeni Yalta Modeli” tartışmaları, özellikle Avrupa Birliği'ni (AB) derinden etkiliyor.

Alkin, Avrupa’daki mevcut siyasi aktörlerin—Almanya'da Friedrich Merz, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un—liberal demokrasi çizgisini korumaya çalıştıklarını belirtiyor. Ancak Avrupa’daki liberal demokratik anlayışın ciddi eleştirilere maruz kaldığını ve kıtanın siyasi atmosferinde aşırı sağın yükselişte olduğunu vurguluyor.

Liberal Demokrasi ve Küreselleşmenin Gerileyişi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da sıkça dile getirdiği gibi, Alkin’e göre liberal demokrasi büyük bir krizden geçiyor. Bir dönem küresel siyaset ve ekonomide baskın bir ideoloji olan bu anlayış, etkisini kaybetmeye başladı. Küreselleşme 2.0 olarak adlandırılan süreç ve bu sürecin en önemli platformlarından biri olan Dünya Ekonomik Forumu’nun (Davos Zirvesi) giderek sönük geçmesi de bunun bir göstergesi olarak yorumlanıyor.

Türkiye'nin Rolü ve AB ile İlişkiler

Alkin, Avrupa’nın içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik açmazdan çıkabilmesi için Türkiye’nin AB üyeliğinin kritik bir fırsat sunduğunu savunuyor. Avrupa’nın yaşlanan nüfusu ve ekonomik sorunlarına karşı Türkiye’nin genç ve dinamik yapısının bir çözüm olabileceğini ifade ediyor.

Nitekim, İspanya, İtalya ve Macaristan gibi AB içindeki bazı ülkeler, Türkiye’nin birliğe tam üyeliğinin hızlandırılması gerektiğini dile getiriyor. Ancak Alkin’e göre, Avrupa’daki bazı kesimler hala eski dünya düzenine bağlı kalarak Türkiye’nin önemini görmezden gelmeye çalışıyor.

Türkiye’nin 360 Derecelik Stratejisi

Kerem Alkin’in değerlendirmesine göre, Türkiye artık küresel dengeleri geniş bir perspektiften ele alıyor ve sadece Batı merkezli bir politikaya değil, dünyanın tamamını kapsayan bir stratejiye yöneliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da vurguladığı gibi, AB Türkiye ile ilişkilerini yeniden gözden geçirip üyelik sürecine daha olumlu yaklaşmazsa, hem siyasi hem ekonomik açıdan daha büyük bir çıkmaza sürüklenebilir.