ABD Başkanlık seçimlerine doğru giderken Kamala Harris ve Donald Trump arasında daralan anket farkı, piyasalarda hangi sektörlerin etkileneceği konusunda spekülasyonlara yol açıyor. Harris ve Trump arasında bu akşam TSİ 21:00'de gerçekleşmesi beklenen münazara ise bu tartışmalara yeni bir boyut kazandırabilir. Adayların seçim vaatleri ve olası politika değişiklikleri, ekonomi üzerinde önemli etkilere sahip olabilecek.
Seçimlerin Bankacılık ve Sağlık Sektörüne Etkisi
Bankacılık sektörü, düzenlemeler ve vergi politikaları konusunda en hassas sektörlerden biri. Trump’ın yeniden seçilmesi durumunda, finansal regülasyonların gevşetilmesi ve bankaların iş yapma kolaylığının artması bekleniyor. Trump’ın önceki başkanlığında gevşetilen Wall Street reformları ve Dodd-Frank Yasası’nın geri çekilmesi, finansal sistemdeki riskleri artırabilir. Mart 2023’te yaşanan bankacılık krizi, orta ölçekli bankalar üzerinde olumsuz etkiler yaratmıştı. Bu tür düzenlemelerin devamı, uzun vadede finansal istikrarsızlığa yol açabilir.
Sağlık sektöründe, Harris’in başkan olması durumunda sağlık hizmetlerine erişimin artırılması ve Uygun Fiyatlı Bakım Yasası’nın (ACA) güçlendirilmesi bekleniyor. Harris’in politikaları, sağlık hizmetleri sağlayıcıları ve ilaç şirketleri üzerinde olumlu etki yaratabilir. Trump’ın ise bu sektörde daha az düzenlemeyle devam etmesi, özellikle ilaç fiyatlandırması ve sigorta kapsamına ilişkin düzenlemeler konusunda belirsizlik yaratabilir.
Enerji ve Teknoloji Sektörleri: Trump ve Harris Farklı Yönlere Çekebilir
Enerji sektörü, Trump’ın yeniden seçilmesi durumunda fosil yakıt endüstrisine yönelik destekleyici politikalarla karşılaşabilir. Yerli petrol ve gaz üretiminin serbestleştirilmesi ve teşvik edilmesi, fosil yakıtlarla ilgilenen şirketler için olumlu bir düzenleyici ortam yaratabilir. Öte yandan, yenilenebilir enerji şirketleri Trump’ın politikaları altında baskı görebilir. Harris’in başkanlığı ise yenilenebilir enerjiye yatırımları artıracak ve Paris Anlaşması’na yeniden katılım gibi çevreci politikalarla bu sektörü destekleyecek.
Teknoloji sektörü, her iki adayın da politikalarından etkilenebilir. Trump, teknoloji şirketlerine yönelik daha kısıtlayıcı düzenlemeler ve Çin ile ticaret gerilimleri nedeniyle sektörde dalgalanmalara yol açabilir. Özellikle Çinli teknoloji ve yarı iletken şirketleri Trump’ın korumacı ticaret politikalarından olumsuz etkilenebilir. Harris ise araştırma-geliştirme fonlamalarını artırarak teknolojik inovasyonu destekleyebilir. Ancak, siber güvenlik, fikri mülkiyet ve gizlilik düzenlemelerinde yapılacak olası değişiklikler sektörde yeni düzenlemelerle karşılaşılmasına neden olabilir.
Savunma ve Altyapı Sektörleri: Trump’ın Politikaları Fırsatlar Sunabilir
Savunma ve havacılık sektörlerinde, Trump’ın yeniden seçilmesi genişletilmiş savunma bütçeleri ve artan askeri harcamalarla sektöre olumlu yansıyabilir. Harris’in başkanlığı altında ise savunma harcamalarında potansiyel kısıtlamalar olabilir. Altyapı sektörü, Trump’ın önceki başkanlığında olduğu gibi yeniden altyapı harcamalarına odaklanabilir. Bu, inşaat ve malzeme şirketleri için fırsatlar sunabilir.
Ekonomik Etkiler ve Seçim Sonuçlarının Belirleyiciliği
Trump’ın önceki başkanlığı döneminde %1,9 ile düşük seyreden enflasyon, yeniden seçilmesi durumunda artan hükümet harcamaları ve vergi teşvikleriyle değişebilir. Ancak, bu politikalar, ekonominin ısınma döneminde enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı yaratabilir. Harris’in politikaları ise ekonomik eşitsizliği azaltmaya odaklanabilir, bu da küçük işletmeler üzerinde uyumluluk maliyetleri yaratabilir.
Harris ve Trump arasındaki seçim yarışında öne çıkan sektörler ve politikalar, ABD ekonomisi üzerinde uzun vadeli etkiler yaratabilir. Seçim sonuçlarının ardından hangi sektörlerin öne çıkacağı, adayların vaatlerinin hayata geçirilmesiyle netleşecektir.