İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından Türkiye piyasalarında artan oynaklık, uluslararası yatırım bankalarının dikkatini çekmeye devam ediyor. Bu kapsamda, Goldman Sachs ekonomistleri Clemens Grafe ve Başak Edizgil tarafından yayımlanan analizde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) son adımlarının, Türk Lirası (TL) mevduatlardan çıkışların önüne geçmeyi amaçladığı ifade edildi.
TL'deki değer kaybı ve dolarizasyon endişeleri öne çıkıyor
Raporda, son günlerde yaşanan kur hareketlerinin daha önce TL'de görülen değer kaybı dönemlerini hatırlattığına işaret edilirken, dolar/TL kurunun istikrarlı seyrinin, dezenflasyon süreci ve dolarizasyonla mücadele açısından kritik bir çıpa olduğu vurgulandı.
Goldman Sachs, mevcut ekonomi politikalarında köklü bir değişiklik olmadığı sürece, finansal piyasalarda 19 Mart öncesinde görülen getiri trendine dönülebileceğini belirtti.
Dolarizasyon riski ve rezerv gücü
ABD’li banka, TCMB’nin brüt rezervlerinin 174 milyar dolarla rekor seviyeye ulaştığını hatırlatarak, bu durumun döviz talebine karşı yeterli tampon alanı sağladığını kaydetti. Dolar/TL kuru için 12 ay vadeli tahminlerini ise 42 lira olarak yineledi.
Nisan ayı PPK toplantısı için faiz indirimi beklentisi
Analizde ayrıca, nisan ayında yapılacak Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında 250 baz puanlık faiz indirimi riskinin arttığına dikkat çekildi. Bu yöndeki bir adımın, piyasaların yönü açısından belirleyici olabileceği ifade edildi.
Türk tahvillerine yabancı ilgisi yükseliyor
Goldman Sachs, Türk tahvillerine olan yabancı ilgisinin 2019'dan bu yana en yüksek seviyeye ulaştığını belirterek, Türkiye’deki piyasa hareketlerinin gelişen piyasalar genelinde etkiler yaratabileceğini de not etti. Banka, bu durumun bölgesel bir bulaşma riski taşıdığına işaret etti.
