Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) uzmanları, bankaların likidite pozisyonlarının arttığı dönemlerde likidite pozisyonu ile kredi faaliyetleri arasındaki beklenen ilişkinin bozulduğunu ortaya koydu. Bu bulgu, "Likidite ve Kredi Kanalı İlişkisine Likiditenin Bol Olduğu Bir Dönemden Bakış" başlıklı Ekonomi Notu'nda paylaşıldı. Çalışma, 2010-2024 dönemini kapsıyor.

Likidite ve kredi ilişkisi 2020 sonrası değişti

Araştırmaya göre, 2020 öncesinde likidite pozisyonu ile kredi faaliyetleri arasında pozitif ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunurken, bu durum sonrasında değişti. Bankaların likidite pozisyonlarının artışıyla kredi kanalı üzerindeki etkinin zayıfladığı tespit edildi.

Üç yıllık kayan dönemlerle tekrarlanan analizler, bu bozulmayı teyit etti. Bulgular, bankacılık sisteminde parasal aktarımın sağlıklı şekilde işlemesi için likidite yönetiminin önemine işaret etti.

Faiz politikası ve likidite yönetimi birlikte değerlendirilmeli

TCMB uzmanları, parasal aktarım mekanizmasının etkinliği için faiz politikasının likidite adımlarıyla desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Çalışmada şu ifadeler dikkat çekti:

"Enflasyonla mücadelede, faiz politikasının etkin likidite yönetimiyle desteklenmesi önemlidir. Sıkı para politikası kapsamında alınan likidite adımları, parasal aktarımın sağlıklı bir şekilde işlemesini kolaylaştıracaktır. Bu sayede, krediler beklenen büyüklükte yanıt vererek arzu edilen ekonomik denge sağlanabilir."

Editör: Halit Alptekin