A1 Capital’in günlük bülteninde yer alan analizlere göre, sanayi sektörünün 2024 yılında beklenenden daha zayıf bir performans gösterdiği belirtiliyor. Enflasyon muhasebesi, talepteki daralma ve fiyatlama sıkıntıları nedeniyle sanayi şirketlerinin kârlılığı düşük seyretti.
A1 Capital, faiz oranlarında düşüş, maliyetlerde azalma ve ihracatta artış gibi gelişmelerin istikrarlı bir şekilde gerçekleşmesi halinde, sanayi sektöründe toparlanmanın 2025’in ikinci çeyreğinden itibaren hızlanabileceğini öngörüyor. Ancak mevcut PMI verileri, Türk imalat sektörünün henüz güçlü bir toparlanma sinyali vermediğini gösteriyor.
Sanayi bilançolarında negatif tablo dikkat çekiyor
2024 yılı bilançolarına göre sanayi sektöründe satış ve kârlılığın genel olarak düşük kaldığı görülüyor. A1 Capital’e göre:
-
Satışlarda en çok artan sektörler: Ulaştırma, demir çelik ve bayındırlık inşaat
-
FAVÖK bazında en güçlü sektörler: Gaz dağıtım taşımacılık, bayındırlık imar, perakende ticaret
-
Kârlılık açısından öne çıkan sektörler: Sigorta, finansal kiralama ve demir çelik
-
Negatif ayrışan sektörler: Tekstil kimyasalları, enerji ve petrol sektörleri satış kaybı yaşarken, FAVÖK bazında cam, gübre ve holdingler geriledi. Kârlılıkta ise holdingler, bina malzemeleri ve GYO’lar olumsuz etkilendi.
Finans dışı şirketlerde kâr marjları sert düştü
BIST 100 endeksinde finans dışındaki şirketlerin toplam net satışlarının 2023’e göre büyük ölçüde sabit kalmasına rağmen, net kârlarının %50’ye yakın düştüğü görülüyor. A1 Capital, bu durumun nedenlerini şu şekilde açıklıyor:
-
Sanayi sektörünün %53’ü satış kaybı yaşadı.
-
Kârlılığını artıran sektör sayısı yalnızca 6’da kaldı.
-
Net kâr marjı %9’dan %3’e geriledi.
-
SMM kıpırdanmaları, finansman giderleri ve vergi değişiklikleri kârlılığı baskıladı.
Bu veriler, sanayi şirketlerinin yüksek borçlanma maliyetleri ve finansman yükü altında zorlandığını gösteriyor.
Sanayi sektöründe iyileşme için hangi faktörler kritik?
A1 Capital, sanayi sektöründe güçlü bir toparlanma için şu üç faktörün belirleyici olacağını vurguluyor:
-
Faiz oranlarında düşüş: Bankaların faiz indirimine gitmesi, kredi büyüme hızını artırarak sanayi şirketlerine finansman kolaylığı sağlayabilir.
-
Maliyetlerde gerileme: Enflasyonun düşüş eğiliminde kalması, şirketlerin marjlarını iyileştirebilir.
-
İhracatta artış: Avrupa ve ABD pazarlarında büyümenin hızlanması, sanayi sektörüne olumlu yansıyacaktır.
Bu koşulların sağlanması halinde, 2025’in ikinci çeyreğinden itibaren sanayi bilançolarında gözle görülür bir toparlanma bekleniyor. Ancak iç talep kısıtlamaları ve enflasyonist baskıların devam etmesi nedeniyle, kısa vadede belirgin bir iyileşme öngörülmüyor.