GÜNDEM

Ortadoğu’daki ekonomik değişim Türkiye için ne anlama geliyor?

Ortadoğu’daki ekonomik toparlanma, Türkiye için yeni fırsatlar sunuyor. İnşaat ve ticaret sektörleri öne çıkarken, bölgedeki siyasi gelişmeler de yakından takip ediliyor.

Abone Ol

Ortadoğu’da yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmeler, Türkiye için hem riskler hem de önemli fırsatlar barındırıyor. Bölgede devam eden yeniden yapılanma süreci, özellikle Türk müteahhitlik ve inşaat sektörüne yeni iş olanakları sunabilir.

Gazze, Lübnan ve Suriye’de zarar gören altyapı ve şehirlerin yeniden inşası, Türkiye’nin inşaat devleri için büyük bir pazar oluşturuyor. Trump’ın Ortadoğu temsilcisi Steve Witkoff, Gazze’nin yeniden inşasının 10 ila 15 yıl süreceğini tahmin ediyor. Dünya Bankası, Lübnan’daki ekonomik zararın 8,5 milyar dolar olduğunu ve ülkenin toparlanması için büyük yatırımlar gerekeceğini belirtiyor.

Türkiye’nin bölgeyle olan ticaret ilişkileri de bu süreçten etkilenebilir. Ortadoğu’daki siyasi istikrar, Türkiye’nin ihracatını artırabilir, ancak ABD’nin Gazze planı gibi belirsizlikler bölgesel ticaret dinamiklerini değiştirebilir.

Türk Müteahhitler İçin Büyük Potansiyel

Türk inşaat sektörü, daha önce Libya, Irak ve Katar gibi ülkelerde büyük projelere imza atarak küresel arenada kendini kanıtladı. Gazze ve Lübnan’da başlaması beklenen yeniden yapılanma projeleri, Türk firmalarına yeni iş fırsatları sunabilir.

Özellikle:

  • Gazze’nin altyapısının sıfırdan inşa edilmesi,

  • Suriye ve Lübnan’da savaş sonrası restorasyon projeleri,

  • Mısır ve Körfez ülkelerinin büyük inşaat projeleri,

Türk inşaat firmalarının bölgedeki etkisini artırma potansiyeli taşıyor.

Ticaret ve İhracatta Yeni Dönem

Ortadoğu’daki ekonomik istikrar, Türkiye’nin bölgeye ihracatını artırabilir. Sektörel olarak demir-çelik, yapı malzemeleri, enerji ekipmanları ve beyaz eşya gibi alanlar öne çıkıyor.

Türkiye, Suriye ve Lübnan pazarlarında yeniden aktif rol alarak ticaret hacmini artırabilir. Ancak Trump’ın Gazze planı gibi jeopolitik belirsizlikler, bazı projelerin risk taşımasına neden olabilir.


Ortadoğu’daki Değişimler ve Yatırımcı İlgisi

Ortadoğu’da ateşkes süreci, İran’ın zayıflayan etkisi ve Lübnan’daki yeni hükümet, uluslararası yatırımcıların ilgisini artırıyor. Mısır, dört yıl sonra ilk kez uluslararası tahvil ihracına çıktı ve yatırımcılar İsrail tahvillerini yeniden almaya başladı.

Ancak ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze’nin kontrolünü ele alma önerisi, bölgedeki istikrarı yeniden riske sokabilir. Trump’ın Mısır ve Ürdün’ün iki milyon Filistinli mülteciyi kabul etmesi yönündeki planı, her iki ülke tarafından reddedildi ve yatırımcıları temkinli olmaya yöneltti.

Standard & Poor’s Global Ratings, ateşkesin devam etmesi halinde İsrail’in kredi notundaki düşüş uyarısını kaldıracağını belirtti. Ancak iç siyasi çekişmelerin piyasalar üzerinde baskı yaratmaya devam ettiği vurgulandı.


Lübnan ve Mısır’da Ekonomik Hareketlilik

Lübnan’da, Eylül ayında Hizbullah’ın etkisinin zayıflamasıyla devlet tahvillerinin değeri iki katına çıktı. Yeni Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Suudi Arabistan’ı ilk resmi ziyaretinde büyük yatırımcı olarak görebilir. Riyad’ın Lübnan’ı İran’ın etkisinden uzaklaştırmak istemesi, ekonomik anlamda destek sağlayabilir.

Mısır ise Süveyş Kanalı’ndan elde ettiği gelirleri artırma çabasında. Yemen’deki Husi saldırılarının azalması, Mısır ekonomisi için kritik bir gelişme olarak görülüyor. 2023’te Süveyş Kanalı gelirlerinde yaşanan %60’lık kayıp, ülkenin ekonomik dengesini sarsmıştı.


Türkiye İçin Öne Çıkan Fırsatlar ve Riskler

✅ Fırsatlar:

  • Türk inşaat sektörü için büyük projeler (Gazze, Lübnan, Suriye)

  • Türkiye’nin Ortadoğu ile ticaret hacminin artması

  • Siyasi istikrarın sağlanmasıyla bölgesel ihracatın güçlenmesi

⚠️ Riskler:

  • Trump’ın Gazze planının bölgede yeni bir gerilim yaratma ihtimali

  • Mısır ve Lübnan’daki ekonomik reformların başarıya ulaşıp ulaşmayacağı

  • İsrail’de iç siyasi çekişmelerin piyasaları olumsuz etkileyebileceği


Sonuç olarak, Türkiye, Ortadoğu’daki yeniden yapılanma sürecinde ekonomik anlamda önemli fırsatlara sahip. Ancak, jeopolitik belirsizlikler ve Trump’ın önerileri gibi faktörler, yatırımcıların ve iş dünyasının dikkatli hareket etmesini gerektiriyor.