Goldman Sachs Varlık Tahsisi Araştırmaları Başkanı Christian Mueller-Glissman, yatırımcıların pandemi sonrası dönemde portföy stratejilerini gözden geçirmeleri gerektiğini belirtti. Financial Times'ta yayımlanan yazısında, Mueller-Glissman, borsada daha hedefli portföylerin ön plana çıkacağını öngörüyor.

Faiz Oranlarındaki Artışın Etkileri

Faiz oranlarının 2022'de yükselmesiyle birlikte yatırımcılar büyük bir şok yaşadı. Geleneksel %60 hisse senedi ve %40 tahvil portföyleri, düşük enflasyon dönemlerinde oldukça iyi performans göstermiş olsa da, 2022 sonrası dönemde tahvillerin getirisi düştü. Bu durum, portföylerin yeniden değerlendirilmesini gerektirdi.

Yeni Dönemde Optimal Portföy Dağılımı

Christian Mueller-Glissman, Nobel ödüllü Harry Markowitz'in modern portföy teorisine atıfta bulunarak, yatırımcıların risk toleransına göre çeşitlendirilmiş optimal portföyler oluşturması gerektiğini vurguluyor. Son 10 yılda yaşanan dalgalanmalar, optimal varlık karışımının nadiren %60 hisse senedi ve %40 tahvil şeklinde kalabildiğini gösterdi. Ancak, önümüzdeki on yıl için daha dengeli bir yaklaşım öneriliyor.

Hisse Senetleri ve Tahvillerin Geleceği

Mueller-Glissman, hisse senetlerinin teknoloji devrimleri ve yüksek verimlilik artışı dönemlerinde tahvillerden daha iyi performans gösterdiğini belirtiyor. Ancak, küreselleşmeden uzaklaşma, iklim değişikliği ve demografik değişiklikler gibi faktörler hisse senetleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Bu nedenle, yatırımcıların portföylerinde tahviller ve reel varlıklarla dengeli bir dağılım sağlaması gerektiğini öneriyor.

Yeni Dönemde Portföy Stratejisi

Önümüzdeki yıllarda en uygun portföy dağılımı, üçte biri hisse senetleri, üçte biri tahviller ve üçte biri reel varlıklardan oluşan dengeli bir yapı olabilir. Bu yaklaşım, büyüme odaklı hisse senetlerinin ve reel varlıkların risklerini çeşitlendirmek için önemlidir. Mueller-Glissman, yatırımcıların daha hedefli yatırımlar yaparak gelecekteki teknoloji devrimlerinden faydalanabileceğini belirtiyor.

Editör: Merve Öney