Küresel yatırımcılar, uzun yıllardır Çin'in büyüyen ekonomisine güvenerek uzun vadeli stratejiler geliştiriyordu. Ancak son dönemde, piyasadaki belirsizlikler ve büyüyen ekonomik riskler, bu stratejileri değiştiriyor. Analistler, yatırımcıların artık kısa vadeli kazanca odaklandığını belirtiyor.

Bu belirsizliğin temel nedenleri arasında Pekin yönetiminin teşvik politikalarına dair netlik olmaması, uluslararası ticari gerginlikler ve Çin'in iç ekonomisindeki zayıflama yer alıyor.

Teşvikler beklentiyi karşılamadı

Pekin yönetimi, ekonomik büyümeyi desteklemek için çeşitli teşvikler açıkladı ancak yatırımcıların beklentilerini tam anlamıyla karşılamadı. Geçtiğimiz eylülde, Komünist Parti yöneticileri ve piyasa düzenleyicileri teşvik sözleri verdiğinde, Çin hisse senedi endeksi CSI300 %40'a yakın bir artış gösterdi. Ancak, uygulanabilir ve acil eylem planlarının eksikliği piyasaların yeniden düşüşe geçmesine neden oldu.

Yerel yönetim borçlarının yeniden yapılandırılması ve merkez hükümetin borçlanma hamleleri yeterli bulunmadı. Yatırımcılar daha büyük ölçekli teşviklerin gelmesini beklerken, mevcut önlemlerin piyasalara güven vermediği gözlemlendi.

Yatırımcılar piyasalardan çekiliyor

Goldman Sachs ve Bank of America tarafından yapılan analizler, hedge fonların çoğunluğunun piyasadan çekildiğini gösteriyor. Bank of America'nın fon yöneticileri arasında yaptığı anket, yatırımcıların yalnızca %10'unun Çin ekonomisinin bir yıl içinde güçleneceğine inandığını ortaya koydu. Bu oran, ekim ayında %61 seviyesindeydi.

Bu düşüşün arkasında, yatırımcıların uzun vadeli belirsizlikler karşısında daha kısa vadeli pozisyonlar almayı tercih etmesi yatıyor. Hedge fonları, hızlı getiri sağlayabilecekleri alanlara yönelirken, büyük ölçekli fonların Çin piyasasına yönelik ilgisinin azaldığı dikkat çekiyor.

Uzun vadeli görünüm belirsiz

Ekonomik ve politik belirsizlikler, Çin'deki uzun vadeli yatırım stratejilerini zorlaştırıyor. ABD'nin Çin'e karşı gümrük tarifelerini artırma ihtimali ve Pekin'in buna vereceği yanıt belirsizliğini koruyor. HSBC Asya Araştırmaları Başkanı Joey Chew, "Mali teşvik konusundaki belirsizlik yatırım kararlarını zorlaştırıyor," dedi.

Ayrıca, Çin'in iç ekonomik göstergeleri de uzun vadeli beklentileri olumsuz etkiliyor. Gayrimenkul sektöründeki zayıflama, demografik değişimler ve sermaye çıkışları, Çin’in ekonomik büyümesini sürdürülebilir hale getirmek için daha fazla reforma ihtiyaç duyduğunu gösteriyor.

Piyasalar nereye gidiyor?

Piyasa gözlemcileri, Çin'in iç piyasalarında uzun vadeli istikrarı sağlamak için daha net politikalar belirlemesi gerektiğini belirtiyor. Çin Merkez Bankası (PBOC), faiz oranlarını düşürme sinyali verirken, aynı zamanda para birimini değer kaybına karşı korumak zorunda.

Goldman Sachs analistleri, piyasaların daha fazla politika netliği olmadan dalgalanmaya devam edeceğini öngörüyor. Citi Wealth Asya Pasifik Yatırım Stratejisi Başkanı Ken Peng ise "Bu piyasa herkese uygun değil. Ancak iç turizm ve çevrimiçi eğitim gibi alanlar parlak noktalardan biri olabilir," diyor.

Öte yandan, Çin'in büyük ölçekli yatırımcıları çekebilmesi için daha güçlü ve uzun vadeli büyüme sinyalleri vermesi gerektiği belirtiliyor. Aksi takdirde, piyasa katılımcılarının kısa vadeli spekülasyonlarla yetinmeye devam edeceği tahmin ediliyor.


Editör: Halit Alptekin