Aracı kurumlar ve yatırımcılar arasındaki paradoks!

Abone Ol

Değerli ENDEKS24 okurları merhaba,

1986 yılında İ.M.K.B açıldığı zaman 19 aracı kurum sermaye piyasalarında faaliyet gösteriyordu. 1998 yılına geldiğimizde tam 143 aracı kurum vardı. 2000 yılından sonra aracı kurum sayıları hızla düşmeye başladı. 2014 yılına 100 aracı kurumla giren borsamızdaki bu sayı 2024 yılına geldiğimizde 71’e düştü. 71 diyorum ama pay piyasasında aktif olarak işlem yapan aracı kurum sayısı halihazırda 53-55 arasındadır.

1990’lı ve 2000’li yılların başlarında aracı kurum merkez ve şubeleri, irtibat büroları, acentelerinden etraf geçilmiyordu. Gel zaman git zaman yıllar içerisinde aracıların kârları eridi, kurum sayıları azaldı. Bunların çoğu kapandı, kimileri battı, satıldı, birleştiler vs.

En son 2016 yılında Toros Menkul’ün faaliyetleri SPK tarafından durdurulmuştu. O günden sonra da kendi istekleri haricinde hiçbir aracı kurumun faaliyeti durdurulmadı. 

Yatırımcı sayılarına bakarsak 1990 yıllarda ortalama 500.000 yatırımcı vardı. 2019 yılına gelindiğinde yatırımcı sayısı 1.000.000’a 2018 yılında da 1.500.000’a ulaşmıştı. Yıl 2024, MKK verilerine baktığımız zaman pay senedi piyasasında 7,3 milyon yatırımcının olduğunu görüyoruz. Yatırımcı sayılarında yıldan yıla muazzam bir artış yaşanırken aracı kurum sayıları yıllar içerisinde ters orantılı olarak düştü. 

Daha sizlere aracı kurumlarda istihdam edilenlerin sayılarından bahsetmiyorum. Çünkü oralarda da zaman içerisinde dramatik düşüşler oldu. Bu düşüşlerin sebebi olarak teknolojinin devreye girmesinin de ayrı bir gerçek olduğunu kabul etmek gerekir.

Çeyrek asırdır bu sektör aynı sorunları tartışıp duruyor, ‘aracı kurum sayısı neden azalıyor?’ sorusuna yanıt arıyor ama bulamıyor. Sermaye Piyasası Kanunu’nda getirilen sermaye şartı bu kurumların bir anda batmalarını önlemişti. Eğer o vakitler yeni düzenlemeler hayata geçmeseydi kumdan kaleler gibi bu bataklar belki de devam edecekti. 

Aracı kurumların içerisindeki çürükler bu sektöre büyük zararlar verdi. Yatırımcıların hisselerini el altından sattılar, habersiz teminata/rehine verdiler, kendi malıymış gibi alıp sattılar. Aralarında aracı kurumlar anlaşma yaptı, komisyonları belli bir seviyeye çektiler ama aradan oyun bozanlar çıktı, müşterilere düşük komisyonlar teklif ettiler, komisyon iadesi ve hediye işlerine girdiler. Rekabet güzelliktir, mutlaka olmalıdır ama bu işin de bir standartı olmalıdır. Hani bazı yatırımcılarımız diyorlar ya; aracı kurumlara pek güvenemiyorum. Emin olun bunları diyenler o yılları görmüş kişilerdir. Ama artık rahat olsunlar. O zamanlar şimdiki gibi işlemler sıkı değildi. Şimdi sıkıysa aynı hareketleri yapsınlar. Yapamazlar! Satın aldığınız tüm sermaye araçları sizin adınıza MKK’da saklanıyor ve Takasbank’da var. Girin MKK’nın web sitesine ücretsiz üyelik yapın, neyiniz var neyiniz yok görün, kontrol edin, bildirimleri açın vs.  

Özetle; gelinen bu noktada, bu sektöre emek verenler şapkalarını önüne koyup bir düşünmeli. Yatırımcı sayıları artarken, sermaye piyasaları hızla büyürken biz nerede hata yaptık ve halen yapıyoruz?


ATA CAN @Gercek_Borsaci