Avrupa Birliği (AB) ve Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerinin liderleri, 17 Ekim 2024 tarihinde Brüksel'de "Barış ve Refah İçin Stratejik Ortaklık" başlığıyla düzenlenen ilk zirvede bir araya geldi. Zirve, AB ile Körfez ülkeleri arasında işbirliğini güçlendirmeyi hedefliyor.
Enerji, ticaret ve yatırım öncelikli gündem maddeleri
Toplantıya 27 AB üyesi ülkenin liderleri, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ile Katar, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Umman ve Kuveyt'in devlet başkanları katıldı. AB Konseyi Başkanı Charles Michel ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani'nin eş başkanlık ettiği zirvede enerji, ticaret ve yatırım gibi ikili işbirliği alanlarının yanı sıra Orta Doğu’daki barış çabaları da masaya yatırıldı.
Stratejik ortaklık mesajı
AB Konseyi Başkanı Michel, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, AB ve KİK ülkeleri arasında kurulacak stratejik ortaklığın küresel zorlukların üstesinden gelmek için büyük bir fırsat sunduğunu vurguladı. Michel, "21. yüzyıla uygun bir ortaklık kurmaya hazırız. Daha fazla istikrar, güvenlik, refah ve uluslararası hukuka saygı istiyoruz," ifadelerini kullanarak iki bölgenin geleceğinin birbirine bağlı olduğunu belirtti.
Küresel krizlere karşı işbirliği çağrısı
Michel, Ukrayna, Sudan ve Orta Doğu’daki çatışmaların küresel istikrarı tehdit ettiğini belirterek, bu krizlerin insani acılara neden olduğunu söyledi. Zirvenin, bu sorunlara karşı daha kararlı adımlar atma gerekliliğine dikkat çektiğini belirtti.
Von der Leyen'den ekonomik işbirliği vurgusu
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de işbirliğinin stratejik ortaklık seviyesine çıkarılmasının önemini vurguladı. Von der Leyen, iki bölge arasındaki ekonomik ve teknolojik ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiğini dile getirerek, yenilenebilir enerji, temiz hidrojen ve kritik hammaddeler gibi alanlarda işbirliğinin artacağına işaret etti.
Von der Leyen ayrıca, Gazze ve Lübnan’daki gerginliklerin kontrol altına alınması için diplomatik çabaların yoğunlaştırılmasını istedi ve "iki devletli çözüm" çağrısını yineledi.